6 Ocak 2011 Perşembe

Yüreğine Sor ~~ Karmate

karadenizlilere karşı ayrı bir sempatim olmuştur hep
bu sanırım onların sıcakkanlılıklarından, yaşadıkların yerlerin güzelliklerinden yani doğallıklarından...
müziklerini ise kazım koyuncu ile sevdim
çok başka bir adamdı 
duruşunu, hayata bakışını, herkese yeteceğini inandığı sevgisini, enerjisini sevdiğim nadir sanatçılardan biridir
şair ceketli çocuk...
çok erken ayrıldı aramızdan bir konserine bile gidemedim
o hala acıtır içimi...
onunla farkettim karadeniz müziklerinin insanın içine işleyen sözlerini
en son yüreğine sor filminin müzikleriyle karmate'yle tanıştım
yeni, derin ve içten müzikleriyle...
şöyle bir bakınca hiç alakam olmasa da 
karadeniz müzikleriyle ve insanlarıyla beni sarmalıyor
etrafımdaki karadenizlilerin fazlalığını dile getirmeme gerek yok sanırım :)
filme gelecek olursak benim için yeni bir hikaye işte
esma yanar duman olur
ve derler ki ateşte serin gelir sevdalıktan yanana...
yine eski zamanlar, yine saf bir sevda, yine imkansızlıklar ve yine ayrılık...
benim sevda anlayışım budur işte
kimseye anlatamıyorum ama belki bir gün biri anlar
elif şafak'ın uzaktan sevmek yazısını okuduğumda 
evet demiştim işte benim gibi düşünen biri daha varmış
sevmek kelimesine benim yüklediğim anlamı yükleyen biri daha
insan tek taraflı sevebilir ya da karşılıklı olabilir
ama hep biri daha fazla sever
leyla'nın da dediği gibi 
sevgisini sır bilen, onu gözünden sakınan, içinde büyüten
hep daha fazla sevmiştir 
öyle ki sevdiğinden ve gerekirse kendinden vazgeçme pahasına...

0 yorum:

Yorum Gönder