23 Şubat 2010 Salı

Bahar

Hafta sonunda dört mevsimin geçişini izlediğim bir yolculuk yaptım.
Düşünmem ve bazı şeylere daha perspektif olarak bakmam için gerekliydi bu yolculuk, ana nedeni bu olmasa da...
Yaşadıklarım aklımdan geçerken birbir mevsimler değişti gözümün önünde ve o güzel manzarayla karşılaştım...
Gökkuşağı...
Hayatımda ilk defa gökkuşağının renklerinin bu kadar canlı olduğunu gördüm, herbir renk göz alıcıydı ve bu güzellik boylu boyunca gözümün önündeydi.
Kafamda o kadar çok karmaşık düşünce vardı ki, umutlarımı azaltmaya başladığımda gördüğüm bu manzara sanki "umutlar bitmez be küçük kız daha ne güzellikler var hayatta bekle..." der gibiydi.
Evet karamsarlık bizim yarattığımız bir karmaşa, belki umutları göz ardı eden birinin yaşadığı şey...
Hep fazla hayalperest ve biraz da polyanna olmuşumdur çünkü kafamdaki dünya gerçeğinden daha güzel ve aslında yaşanılanı ona benzetme çabası benimki biraz...
Yaş kemale ersede ben büyümeyi beceremediğim için, hayata bu şekilde baktığımda mutlu olabiliyorum ve biliyorum ki ben mutlu olmadığımda herşey soğuk, katı, acımasız...
Ben soğuk bir dünya istemiyorum, hep bahar olsun benim hayatımda...
Çiçekler tomurcuklansın, bir yaz yağmuru yağsın peşi sıra, yavaştan çiçek kokuları sarsın ortalığı ve bir bebek gülümsesin...
Ben sırılsıklam olmuşum kaç yazar eğer mevsim baharsa :)